Müftü nikahı meselesinde illa taraf mı olacağız?

    0

    Müftülerin kıyacağı nikah konusu hükümet tarafından gündeme getirildi, yine her kesim kendi meşrebine göre tavır belirlemesi gerektiğini düşündü.

    Oysa güncel konumuz bu olmamalı. Uzun bir süreden sonra adalet paydası altında toplanma ihtimalimizin belirdiği bugünlerde önümüze konan yeni bir tuzağa kapılıveriyoruz. Toplumun ortaklaşmayı önemsemesi gereken bir zaman ve mekan diliminde hangi gerekçeyle olursa olsun ayrışmayı öğütleyecek seslere kulak asmaması gerekir. Bundan dolayı bu konunun tartışılmasının dahi bir yeni yanlış üreteceğini düşünüyorum.

    İnanılmaz adaletsizliklerin olduğu bir yerde bu konunun tartışma konusu olması bir haksızlıktır. Toplumda ne zaman adalet konusunda bir ortak adım ihtimali belirse ortak paydanın içine sokulacak bir çomak konusu bulunabiliyor. Bu bazen kürtaj konusu, bazen alkollü içkilerin satışı konusu bazen de nikah konusu olabiliyor. Açlıktan ölmek üzere olan bir insana aksesuar sunmak gibi birşey bu.

    Bu tatlı bir yemdir, yemin peşinden gidenimizin bol olması oltayı atanın ağzını kulaklarına vardırıyor. Bu yasa tasarısının  gündem olması yıllar sonra yakaladığımız büyük ortak adalet paydası ihtimalinin suya düşmesi demektir. Çünkü bu memlekette bu tür hassas konuların tartışılmasının akıbeti bellidir, keskin bir kutuplaşma ve tüm kazanımların iptali…

    Eğer “bu konuları illa tartışmak istiyoruz” deniyorsa mümkün olduğu kadar dili sivrileştirmemeyi başarmak gerekir.

    Adalet konusu bu ülkenin en büyük konusudur. Bu alanda 100 yıl sonra minik adımlar atılmaya başlanmışsa bunları yeterli görmek büyük hatadır. Ne kadar gayret edilse az olacak gayret konusu budur sanırım. Adalet üzerine birçok kurultay, çalıştay, halk toplantısı yapılmalıdır.Yeni metinler yazılmalı, tartışmalı konuları tekrar masaya yatırmalıyız. Bunu yapmak yerine basit tuzaklara kapılmak ise adeta ayağımıza sıkmaktır.

    Yazının devamı için