- İzmir Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş: Sıra Dışı Bir Belediye Başkanı, Bir Halk Adamı - 16 Şubat 2023
- Veysi Dündar’ın Korona Söyleşileri – Mehmet Ali Güller: “ - 5 Eylül 2021
- Her derde deva ‘Tarçın’ - 18 Ekim 2020
ayramınızı tebrik eder, bayram tadında günlerinizin çok olmasını dilerim…
Türkiye, pek çok alanda kalıplarını kırdıkça, “hedef ülke” haline geliyor.
Türklerin yakın tarihine hâkim olan “öğretilmiş çaresizlik” duygusu aşıldıkça, milli-manevi özgüven pekiştikçe Türkiye ile uğraşanların sayısı da artıyor.
Türkiye derken, kuşkusuz milletten yetki alarak ülkeyi yöneten kadroları özellikle vurgulamak istiyorum.
Bugün taraflı tarafsız herkes kabul ediyor ki Türkiye’nin sürükleyici gücü “siyasi liderlikte” gizli. Bu liderliğin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan‘ın şahsında vücut bulduğu da bir gerçek. Zaten Türk halkı ile Türkiye liderliği arasındaki “makası açma” hamlelerinin amacı da Ankara’nın ağırlık merkezini zayıflatmakla doğrudan ilintili.
Milli savunma teknolojisinin gelişmesi, milli bağımsızlığın kökleşmesi ile eşanlamlı.
“Kötü komşu insanı mal sahibi yapar” misali Türkiye, geçmişte İsrail’den alınan İnsansız Hava Aracı (İHA) ile ilgili engellemeler yüzünden terörle mücadelede yaşadığı zafiyeti gidermek üzere kendi göbeğini kendi kesmeye yöneldi. İHA teknolojisi, bilhassa silahlı İHA (SİHA) teknolojisidünyada sınırlı sayıda ülkede mevcut. Örneğin ABD, Predatör olarak bilinen SİHA’ları vermemek için bin bir bahane üretti. “Afganistan’da, Irak’ta bana lazım” dedi, “Yeterli sayıda yok” dedi. Dedi de dedi. Sonunda Türkiye, kendi insanına güvenerek büyük bir mucizeye imza attı. İHA ve SİHA üretiminde lider ülkeler arasına girdi. Ama iş bununla bitmedi. İHA’lar için hassasiyettaşıyan kamera sistemleri konusunda müttefik bildiğimiz ülkeler akıl almaz gerekçelerle Türkiye’yi oyaladı. Neticede görüntü kalitesi, nokta operasyonun başarısı için olmazsa olmaz.