Cinsel sorunlarınız mı var?

8
Latest posts by Kerstin Mutlu (see all)

Psikolojik danışmanlık yapmak çok iyi ama kötü tarafları da var.

Kötü yönlerinden biri beni aşırı yoruyor.

Empati yapıyorum ve yoruluyorum.

En çok da kadınlar için üzülüyorum. Çünkü onlar buluşma noktası için uğraşıyorlar. Evdekiler arasında bağlantı kurmaya çalışıyorlar ve bu çok zor. Böyle kadınlar dindar ailede ve sosyal çevrede yaşıyorlarsa, çok daha fazla yoruluyorlar. Çünkü sorunlu insanlar çok.

Danışmanlık isteyen dindar kadınlarla görüşüyorum. Uzun zamandır aynı sorunları görüyorum.

Özgürlük,

İfade etme,

Anlama,

Anlaşılma,

Ve Dinin dayatması problemleri.

Onlarla ilgilendiğim için Türkiye’deki kültürü ve dini hayatı da okudum, araştırdım.

Okumaya devam ediyorum.

Sexoloji eğitimi bile almamış din erkekleri sexolog gibi konuşuyorlar. Fikirlerini iddia ediyorlar ve dindar toplumun kadınlarını yoruyorlar.

Yaşlanmayla başlayan iki özellik var. 1. Daha rahat olmak ve sosyal çevreyi önemsememek. 2. Erkeklerde başlayan sapkın cinsel istekler. Yaşayamadıklarını yaşamak istemek. (Freud’un açılımı bu bölümde ispatlandı)

Sexoloji okumadan sexolog olan din erkekleri de bu rahatslızlıklarla uğraşıyorlar bence.

Sorunları var.

Cinsel baskılama ve dini kullanarak erkeğin isteklerini ortaya sermek istiyorlar.  

Danışmaya gelen kişilerle (Client) ilgili özel bilgileri vermeyeceğim. Ama genel olarak gözlemlediklerimden bahsedeyim.

Dindar kesimde kitapları okunan ve meşhur olan birisi var. Adı da A. R. Demircan. Dindar kesimde bu kişinin kitapları çok okunuyor. Erkekler bu kişinin kitaplarından aldıkları bölümleri eşlerine gösteriyorlar.

Araştırmamda bu kişinin sexolog olmadığını da gördüm. Din Bilimleri okumuş ve cinsellik gibi çok önemli ve özel alanda dindar insanlara fikirler veriyor.

Erkekler onun kitapları ile eşlerine baskı yapıyorlar.

Ama danışanlarımdan anladığım. Aynı erkeklerin bazı isteklerini de eşlerine söyleyememeleri. Ama bu isteklerini dışarda yaşamayı planlıyorlar. Eğer böyle olmazsa bütün isteklerini ve planlarını cennete saklıyorlar.

Bu kişi gazetelere konuşmuş ve cinsellikle İstanbul Sözleşmesini birleştirmiş.

Sözleşme hayvani yaşama onay veriyor, demiş.

Cinsellik ve seksolojiyle ilgili hiçbir fikri ve temel düşünceleri olmadığı çok belli.

İnsanlar arasındaki sex ilişkisi hayvansal dürtüler olmasa gerçekliğe geçemez. İnsanın üreme isteği yüzünden bu hayvansal dürtü ortaya çıkar.

Dindar kesimdeki insanlar bu kişinin anladığı gibi cinselliği anlamak zorunda kalıyor. Kadınlar bundan çok şikayetçi. Ama açıkça söyleyemiyorlar. Bunu ben biliyorum ve kadınlar da kendi aralarında konuşuyorlar.

Bu kişi cinsellik ölçüsü değil bence. Dinle ilgili cümleler kullanarak insanları hipnotize ediyor.

Hipnotize olan insanlar da kandırılmış şekilde inanmadıkları cinselliği yaşıyorlar. Erkekler de zorla yaşatıyorlar.

Erkeklerin cinsel sorunları çok. Ama kabul etmiyorlar. Kadınları mutlu edemeyen erkekler çok fazla.

Erkekler cinsel sorunlarını dinle saklıyorlar.

Ama siz erkeklerin sorunları çok daha büyük.

Ve sorunların en başında da bu kişi gibi insanları okumak. Onların fikirleriyle cinselliği anlamak.

Sonra da eşlerine baskı yapmak. Ama kadınlar cinsellikte hiç mutlu olamıyorlar.

Türk toplumu, dindar Türk toplumu kapalı bir toplum. Bunlar konuşulmuyor, çünkü tabu.

Hoşçakalın

Kerstin Mutlu

8 YORUMLAR

  1. Cinsellikle dinin ne bağı var anlamadım, din sadece yöntem itibari ile sınırları belirler. Orgazm ol/olma kişisel bir durum. Dinden bi haber olanlar nasıl pozitif bir ayrıma sahipler orasını anlayamadım.

    • Abuzer bey sadece yol yordamla sınırlı kalmıyor da; taoizm gibi akımlarda çok daha değişik, farklı yöntemlerin sunulması da sözkonusudur, feray hanım sanırım yazıyı tam kavramış değil…

    • bu meselede hadisler var. eşlerin birbirleri üzerindeki haklarını ifade eden ayet’in tefsiri yapılırken müfessirler cinsel hakların da bu ayet kapsamında izah ederler.

      Mustafa Öztürk hoca “dinde geleneğin yeri” bahsinde dinin hayatta insanın kendi iradesine bıraktığı boşluk var, bu boşluğu gelenek doldurur. gelenek dine ait midir değil midir diye sorar. ve Kur-an’ın geleneğe/öteden beri gelen zararlı olmayan kültürel yaşama izin verdiğini söyler.

      bu izah Kur-an’ı anlamada önemli fakat bundan din hayatin her alanına karışmaz anlamı çıkmaz.

      aksine din hayatta hiç boşluk bırakmaz. yeme içme tuvalet banyo adabına kadar her şeyi ihtiva eder, cinsel yaşamı da tabiki.

  2. Merhaba Kerstin!
    Siz mesleğınız dalında! Önemli konuları tartışmaya açiyorsunuz! Buda gösteriyorki, Gelecekte
    parlak ve başarılarla dolu bir hayatınız olacak.

    Bugünkü konunuz TÜRKİYE kökenlı, Dindarlar. aslında Sinan Hoca Kuran’I Kerim’de bu konudaki ayetler’ın meâlını açıklarsa, o zaman sizde Türkiyedek dindarların veya kendini Dindar olarak Zannedenlerin, din adına yaptıkları dinde
    yapılmaması tavsiye edilen bir çok ayet var.

    Bizim Türkiyede bazı açık gõzler tarafından Tarikat ve Cemaat adi altında milleti saptırma ve aile hayatını çekilmez hale getiren kurumlar var.
    Bunlar Kuran’i Kerim’i bir tarafa bırakıp uydurma Hadislerle milleti adeta uyutup her istediklerine sahip oluyorlar.

    Siz isterseniz Kuran’i Kerim’de Kadınlarla ilgili ayetlerin tevsirini Müslüman’dan değįl Roman Catholic olan
    yazar. Garry Wills ten aşağıdakı linkten dinleye bilirsiniz.
    Çok güzel anlatıyor.

    Garry Wills on “What the Qur’an Meant

    https://youtu.be/tMtviOTKppk
    Hoşca kalın.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz