ABD, Brezilya’yı ‘NATO üyesi olmayan ana müttefik’ olarak tanıdı..

0

ABD Başkanı Donald Trump, Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’ya gönderdiği memorandumla Brezilya’ya ilişkin daha önce açıkladığı adımını resmileştirdi. Brezilya, “NATO üyesi olmayan ana müttefik” olarak artık ABD ile özellikle savunma alanında öncelikli ülkeler kategorisinde değerlendirilecek.

Söz konusu adımla Brezilya, ABD’den silah alımlarında öncelikli ülkeler arasında yer alacak, Pentagonun düzenleyeceği silah ihalelerine katılabilecek ve ABD birlikleriyle beraber tatbikatlar yapabilecek.

Trump, mayıs ayında Kongreye gönderdiği niyet mektubunda, “1961 Dış Yardımlar Yasası’nın 517. bölümüne uygun olarak Brezilya’yı ‘NATO Üyesi Olmayan Ana Müttefik’ olarak belirleme niyetimi beyan ediyorum.” ifadelerini kullanmıştı. Brezilya, aralarında İsrail, Japonya, Güney Kore ve Avustralya’nın da bulunduğu “NATO üyesi olmayan ana müttefik” kategorisine eklenen son ülke olmuştu.

Cemal Kaşıkçı cinayetinden sorumlu tutulmasını öngören yeni bir yasa tasarısı

ABD’li senatörler Christopher Coons ve Lindsey Graham, Suudi Arabistan yönetiminin gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinden sorumlu tutulmasını öngören yeni bir yasa tasarısı sundu. Demokrat ve Cumhuriyetçi iki senatörün ortak sunduğu söz konusu tasarının, geçen ay Temsilciler Meclisinden geçen yasa tasarısı ile benzerlik göstermesi dikkati çekti.

ABD Ulusal İstihbarat Direktörlüğünden Kaşıkçı cinayetine karışan Suudi yetkililerin tespit edilmesi istenen tasarıda, belirlenen isimlere vize yasağı getirilmesi ve ABD’ye girişlerinin engellenmesi konusunda da Trump yönetimine çağrıda bulunuldu.

Tasarıya ilişkin yazılı bir değerlendirmede bulunan Senatör Graham, “Bu tasarı Suudi yönetimine Kaşıkçı cinayetinin cezasız kalmayacağını hatırlatan yeni bir mesajdır. Bu cinayette rol aldıysan, ABD’ye gelemezsin. Bu tasarının amacı budur.” değerlendirmesinde bulundu.

Senatör Coons de ABD’nin dış politikasının sadece ekonomik ve güvenlik çıkarlar doğrultusunda çizilemeyeceğini vurguladı. Coons, “Değerlerimiz, çıkarlarımızdan daha önemli değilse bile, en azından eşittir. Suudi Arabistan ile uzun bir tarihimiz var ama Başkan, Kaşıkçı cinayetinden sorumlu kıdemli yöneticileri sorumlu tutmakta başarısız oldu. Bu tasarı, ABD’nin insan hakları ihlallerine göz yummayacağını gösteriyor.” ifadelerini kullandı.

ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) ve BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR), tarafından cinayete ilişkin hazırlanan raporlarda Suudi Arabistan, Cemal Kaşıkçı’yı kasten ve taammüden öldürmekten sorumlu tutulmuştu. Raporlarda, aralarında Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın da bulunduğu üst düzey yetkililerin soruşturulması için güvenilir kanıtlar olduğuna işaret edilmişti.

Yüzyılın Anlaşması’nın ne zaman açıklanacağı ağustosta belli olacak

ABD Başkanı Donald Trump’ın, ağustos ayının sonunda, Yüzyılın Anlaşması planının siyasi kısmının ne zaman açıklanacağına karar vereceği belirtildi.

İsrail Kanal 13 Televizyonu’nun İsrailli ve ABD’li yetkililere dayandırdığı haberde, Trump’ın söz konusu planın, İsrail’de 17 Eylül’de yapılacak seçimlerin öncesinde mi yoksa sonrasında mı açıklanacağına gelecek ay sonunda karar vereceği ifade edildi.

Kanala açıklamada bulunan ismi belirtilmeyen ABD’li bir yetkili, Yüzyılın Anlaşması’yla ilgili siyasi bir zirve düzenlenmesi konusunda halihazırda herhangi bir planın söz konusu olmadığını söyledi. Yetkili, İsrail’de bulunan ABD Başkanı Donald Trump’ın damadı ve Başdanışmanı Jared Kushner’in Başbakan Binyamin Netanyahu’nun ardından Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve Fas Kralı 6. Muhammed ile bir araya geldikten sonra beraberindeki heyetle ABD’ye döneceğini kaydetti.

Yetkili, bu süre zarfında, Beyaz Saray’daki yetkililerle gerçekleştirilecek görüşmelerle, söz konusu planın ne zaman açıklanacağının netlik kazanacağını dile getirdi. Kushner, Ürdün, İsrail, Mısır, Suudi Arabistan ve Fas’ı kapsayan bölge turu kapsamında geldiği İsrail’de dün Netanyahu ile görüşmüştü.

“Yüzyılın Anlaşması” planı

ABD Başkanı Trump’ın İsrail-Filistin meselesine “çözüm bulmak” amacıyla hazırladığı öne sürülen “Yüzyılın Anlaşması” planının detayları netleşmese de uluslararası basında buna ilişkin bazı bilgiler yer alıyor. Haberlere göre, anlaşma, Kudüs’ün tamamının İsrail’e bırakılması ve Batı Şeria’daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerinin büyük bölümünün varlığını sürdürmesi gibi Filistinlilerin aleyhine maddeler içeriyor.

Planda İsrail’in topraklarından sürdüğü 6 milyona yakın Filistinli mültecinin dönüş hakkına ise değinilmediği dile getiriliyor. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın “yüzyılın şamarı” olarak nitelendirdiği planın, bazı ekonomik yardımların dışında Filistin halkının lehine hiçbir şey içermediği ifade ediliyor.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz