Akşener: Sarayında günde 2 milyon lirayla doymayan bu zalim yönetim, size bir bardak çayla, bir simiti bile reva görmüyor

0

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Meclis Grup toplantısında konuştu. AK Parti ile MHP’yi tutundukları tavırdan dolayı eleştiren Akşener, şunları söyledi;

“15 Temmuz ihanetinin sorumlusu olan Fetö’nün siyasi ayağının, Meclis tarafından araştırılmasını istedik. Bu hain örgütün eğitim, yargı, emniyet ve ordudaki ayakları tespit edildi. Çaycısı, çorbacısı bulundu. Ama gelin görün ki, siyasi ayağı hâlâ ortaya çıkarılmadı.

Ahtapot gibi Türkiye’nin her tarafı sarmış bu örgütün, siyasi ayağının olmaması mümkün mü? Bu ihanet şebekesinin hiç milletvekili yok muydu? Hiç grup başkanvekili yok muydu? Hiç bakanı yok muydu? Hiç genel başkan yardımcısı yok muydu? Milletimiz bu sorulara cevap istiyor.

İYİ Parti olarak, Fetö’nün siyasi ve iktisadi ayağı araştırılsın diye verdiğimiz önergeler, AKP ve MHP’nin oylarıyla reddedildi. Ancak, bir gün milletimiz bu gerçekleri tüm açıklığıyla öğrenecek. Zira kimse unutmasın; hakikatin er geç ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu vardır!

AKP ve MHP diyor ki HDP’nin evet dediğine biz hayır deriz. Aynı iki parti Tunceli’de askerlerimizin donarak şehit olmasını araştıralım dediğimizde HDP ile aynı safta yer alıp ‘Hayır’ diyorlar. Hangi mevzularda, kim kiminle beraber, aziz milletimizin not almasını istiyorum.

AKP ve MHP’nin bir bahanesi daha var. Diyorlar ki ‘Biz İYİ Parti’nin önergesine evet oyu vermeyiz.’ Bu bahanelere sığınanlara, buradan çağrıda bulunuyorum; İYİ Parti’nin önergesine evet demek size ağır geliyorsa; buyrun, siz getirin, biz evet diyelim!

Her ne kadar Damat ekonomide dünyaya örnek olduğumuzu söylerse söylesin, Cumhurbaşkanının ekonomiyle ilgili konulara hiç girmemesi bile, işlerin kötüye gittiğinin açık göstergesi. Ekonomide bir kuruş bile iyileşme olsaydı, açıklamaları Damat değil, bizzat Cumhurbaşkanı yapardı.

Ama ne yaptı Cumhurbaşkanı? Önce dış güçleri ve papazı bahane etti. Sonra Amerika’ya boyun eğip, papazı verdi. Şimdi ekonomiyle ilgili herhangi bir şey söylemiyor. Damat Berat ise hızını alamayıp “Ekonomimiz dünyaya örnek oluyor” demeye başladı.

Ekonomimizde dünyanın dikkatini çeken tek bir şey var. Damat ne zaman konuşsa, dolar fırlıyor. Bu damada da, ne yatırımcılar güveniyor, ne de millet! İçinde bulunduğumuz kriz ortamında Cumhurbaşkanının maaşının 75.000 liraya, Cumhurbaşkanlığı bütçesinin ise 3 katına çıkarılmasına karşı çıktık. Sarayın şatafat ve saltanat harcamalarının katbekat artmasını kabul etmemiz mümkün değildir. Bunun insafla, izanla bağdaşır yanı yok.

Yıllardır üretmeden, dışarıdan borç aldılar. Parayı betona gömerek oluşturdukları yalancı baharın da, sonuna geldik. Enflasyon Ekim ayında, yüzde 25,2 ile son 15 yılın zirvesini gördü! Enflasyondaki artış nedeniyle tüketim de durma noktasında. Damat Berat’ın ekonomik dengelenme dediği işte bu. Üretim sıfır. Tüketim sıfır. Elde var, sıfıra sıfır.

‘Tek servetim parmağımdaki yüzük’ diyerek iktidara gelen var ya, 25 yıl önce aynen şöyle diyordu: ‘Beş kişilik aile, günde üç öğün çay-simit yese, asgari ücret yetmiyor. Bu zalim yönetim, bu aziz millete, bir çay ve bir simiti bile reva görmüyor. Bunların peşinden gidilir mi?’

Bugün bir simit 1,75 lira; bir bardak çay 2 lira. Beş kişilik bir aile, günde üç öğün sadece çay içip, simit yese, ayda 1700 lira veriyor neredeyse. Peki asgari ücret ne kadar? 1600 lira! Şimdi de ben soruyorum iktidardakine: – Kirayı kim ödeyecek? – Elektriği, doğalgazı kim yatıracak? – Çoluk çocuğun okul masrafını, giyim kuşamını kim karşılayacak?

Sarayında, günde 2 milyon lirayla doymayan bu zalim yönetim, size bir bardak çayla, bir simiti bile reva görmüyor. Bu iktidara kırmızı kart gösterme vakti geldi! Bu iktidarın oyundan atılma vakti geldi! Suriyelilere 35 milyar dolar harcadığını söyleyen iktidar; emekliye gelince “o kadar parayı nereden bulacağız” deme hakkına sahip değildir! Tarlasını eken çiftçiye gelir garantisi vermeyen hükümet; köprü yapana geçiş, havaalanı yapana uçuş garantisi verme hakkına sahip değildir!

İktidara bir çağrı daha yapıyorum. Asgari ücretten vergi almayı bırakın! Lüks tüketim hariç, Kdv’yi yüzde 18’den, yüzde 10’a düşürün. Sabahtan akşama kadar çalışıp, ancak rızkını tedarik edenden vergi almak, onun sofrasından rızkını almaktır.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz