Canlı Canlı Savaş

0
Latest posts by Emrullah Bayrak (see all)

Savaşın çığlıkları, ta Suriye politikamızdan gelmeye başlamıştı. Kimi buna kaçınılmaz son diyebilir; kimi ise ‘siyasetin ya da diplomasinin bittiği noktada savaş başlar.’

Evet, millet olarak çok ama çok zor günlerden geçiyoruz. ‘Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal’ derecesinde.

Türkiye, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütlerini etkisiz hale getirmek amacıyla ‘Zeytin Dalı Harekatı’nı başlattı. Kara ve havadan yürütülen operasyon, tüm sıcaklığıyla devam ediyor.

Dualarımız Mehmetçikle.. İnşallah başarı ile operasyon sonuçlanır ve sağ salim, kimsenin burnu kanamadan herkes evine döner.

Yalnız medyamızda hiç görmediğim kadar bir savaş coşkusu gözlemliyorum. Hangi kanala dokunsan savaş sözcükleri havalarda uçuşuyor. Herkes bir komutan edasıyla veya stratejik uzmanlıkla haritalar üzerinden adeta operasyon yönetiyor.

Doğal olarak bir numaralı gündem operasyon ve tüm haberler operasyon içerikli. Kanallarımız savaşı canlı canlı izleyicilerine aktarıyorlar. Bu teknolojinin getirdiği bir imkân.

Eski filmlerde ancak görebileceğimiz görüntüleri, şimdilerde canlı izleyebiliyoruz.

Olanı biteni aktarmak elbette medyanın kamusal görevidir. Bu görevi yaparken olayın sıcaklığından olsa gerek bazı hususları es geçiyoruz. Hatta zaman zaman savaşın içerisinde olanların hayatını riske edebilecek bilgiler dahi sunulabiliyor.

Mesela operasyonu kimin yönettiği, askerlerin hangi koordinatlardan veya bölgelerden giriş yaptığı, ne tür silahların kullanıldığı gibi, operasyonun stratejik kodları, amaçları, hedefleri.. Neredeyse askerin yediği yemeğe kadar tüm bilgiler an be an aktarılıyor.

Açıkçası bunun çok sağlıklı olduğunu düşünmüyorum. Bu aşk, şevk ve heyecan Mehmetçiğin hayatını riske atmak anlamına geliyor.

Daha soğukkanlı olmakta fayda var.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Ansızın gelebiliriz” sözleriyle ha bugün ha yarın operasyon başlayacak beklentisi oluşurken; bir de medyanın bu kadar stratejik içerikli yayınlar yapması beni korkutuyor.

Daha aklıselim davranmak gerekmez mi?

Medyamıza sanıyorum kurumlarımız da ayak uydurmuş durumda. Başbakan Binali Yıldırım, operasyonun kaç aşamalı olacağına, kaç kilometre içeriye girileceğine varana kadar tüm detayları basın mensuplarıyla paylaşabiliyor.

Genelkurmay Başkanlığı ise Orgeneral Hulusi Akar ile kuvvet komutanlarının an be an nelerle meşgul olduklarını görseller eşliğinde medyamıza aktarıyor.

Bunları neden mi yazıyorum?

Sizleri bilmem ama benim garibime gidiyor da ondan. Bu kadar savaşın içerisinde yer almak, üstelik teşvik edici bir boyutta, bana hiç sağlıklı gelmiyor.

Nihayetinde bir savaş yaşanıyor ve orada canlarımız var..

Medyamızın ‘sorumlu yayıncılık’ ilkesi rafa kalktı da bizim mi haberimiz yok?

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz