- Wer hat dich getötet und am Leben gelassen? - 23 Ekim 2025
- Sind Sie auf Erdbeben vorbereitet? - 10 Ekim 2025
- Die Spirale der Geizigkeit - 1 Ekim 2025
Konya’daki İmam Hatip Lisesi’nde görevli bi de Felsefe öğretmeni olan Ercan Harmancı, sosyal medya hesabından beden eğitim dersinde eşofman giyen öğrencilerin zina yaptığı imasına bulunduğu haberini hepiniz biliyorsunuz.
Harmancı, olay yaratan açıklamalarına ‘Ya benim çok sapık duygularım var ya da şeytan onlara uğramıyor. Bir genç kızın vücut hatlarını gördükten sonra şeytan size üflemiyorsa ya erkekliğinizi ya da imanınızı kaybetmişsiniz demektir’, şeklinde devam etti. Tepki çeken açıklamaları sonrasında çok şükür ki ışık hızıyla görevinden alındı. Sonrasında Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin’in de Harmancı’nın sözlerini sapıklık olarak nitelendirmesi de sevindiriciydi.
Ardından Samsun’un Tekkeköy ilçesinde bir lisede görevli olan kadın öğretmenin sınıfın ortasında diz çöktürdüğü erkek öğrencisini tokatladığı haberini okuduk, görüntülerini izledik. Kendisinin akıbeti henüz belli değil umarım o da bir an önce görevinden uzaklaştırılır.
Milli Eğitim Bakanlığı olsun, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, TOÇEV, Baba Beni Okula Gönder gibi sivil toplum kuruluşları olsun yıllardır çocuklar eğitim alsın diye canla başla uğraşıyorlar. Bu kuruluşlar okumak isteyen ancak ailesinin maddi yetersizliği nedeniyle ya da toplumsal eğilimlerden kaynaklanan nedenlerden dolayı okuyamayan, çalışmak zorunda kalan çocuklara tüm hayatları boyunca maddi ve manevi destek veriyor. Ailelerine eğitimle ilgili bir bilinç oluşturmak için seminerler düzenliyor.
Kutsal olan öğretmenlik mesleğiyle uzaktan yakından alakası olmayan kimi şahsiyetler binbir emekle onlara gönderilen bu canım çocuklara mobbing uygulamayı kendinde hak görmektedir. Oysa kendilerine verilmiş olan o makam, emanettir ve dingonun ahırı değildir.
Her kurumun kendine göre bir kuralı kaidesi vardır. Velisini çağırır konuşur – anlaşır, olmadı disipline gönderir o da olmadı okuldan uzaklaştırma dahi verebilirsiniz. Ama size emanet edilen çocuklara dokunamazsınız, aşağılayamazsınız, notla tehdit edemezsiniz, yok sayamazsınız, kısacası fiziksel, ruhsal ya da cinsel olarak taciz edemez, şiddet uygulayamazsınız.
Bu kişilerin inandığını düşündüğüm o eski kafa ‘eti senin kemiği benim’ düsturu çok şükür ki artık bitmiştir. Herkes haddini bilsin. Ayrıca dışarıda binlerce atanmayı bekleyen öğretmen varken sizin gibi insanlar çocuklarımızdan uzak dursun başka bir şey istemeyiz.
Eskiden olsa sarsılan özgüvenimiz, kırılan çalışma azmimiz ve onurumuz yanında yediğimiz dayakta cabası olurdu. Allah’tan şimdi sosyal medya ve akıllı telefonlar var da hiçbir şey gizli kalmıyor ve net bir şekilde kanıtlanabiliyor.
Hiç yakıştı mı?
Seren Serengil TV’de yayınlanan programında telifmetre listelerinin birinci sırasında yer alan Hande Yener’in başarısına inanmadığını dile getirmiş. Polemik Hande Yener’in sosyal medya hesabında Serengil’in üstsüz bir fotoğrafını paylaşmasıyla büyümüş. Ardından Serengil, Yener’in uyuşturucu altındayken açıklamalar yaptığını iddia etmiş. Akabinde olay mahkemeye taşınmış.
Ve böylece erkek hegemonyasında var olmaya çalışan iki kadının birbirlerine bel altı vurup, adeta şiddet uygulayışına güzelce tanık olduk. Yazık. Demek ki hırs insana neler yaptırıyor. İkisine de hiç yakıştıramadım. İnsan yaşından başından utanır canım.
Hangisi Karısı
Geçen hafta sonu Can Törtop’un yönettiği Ray Cooney’nin yazdığı “Hangisi Karısı” adlı komedi türünde tiyatro oyununu izledim. Baş rollerini Ece Gürsel, Berke Hürcan, Celal Belgil, Can Törtop, Fikret Balaban ve Can Mutlucan’ın paylaştığı oyunu hâkikaten çok sevdim.
Gündemdeki konulara da atıfta bulunularak sahnelenen oyun günümüze başarıyla uyarlanmıştı. Tüm ekibin enerjisi ve uyumuna hayran kaldığım gösteride Berke Hürcan ve özellikle Can Törtop’un sahne performansına ağzım açık kaldı diyebilirim.
Bir sinema bileti fiyatına canlı canlı kaliteli bir tiyatro oyunu ile haftanın yorgunluğunu atmak muhteşem oluyor.
Ayrıca oyunun sonunda yeni sahneye koydukları oyunlarını da anons eden Tiyatro dünyası oyuncuları Ocak ayında ‘Bir Bu Eksikti’ yi izlemek için sizleri de tiyatroya davet ediyor.











