- Kamuoyuna Duyuru…! - 30 Nisan 2023
- 1915 Olayları ve Konuşulmayanlar - 25 Nisan 2023
- Neden Ak Partiliyim? - 24 Nisan 2023
Bir zamanlar Turgut Özal’ın prensleri vardı. A takımı dediğimiz çalışma grubunun içinde olan bu genç beyinler Özal’a hem enerji hem de güç katardı.
A takımında çalışacak prensler konusu olunca doğal olarak takım çalışmasını ve kendi kararlarında biraz olsun özgür ama takım ruhuyla hareket eden bir yapıyı anlıyoruz. Gerçi devletin katı yapısı içinde ne kadar özgürdüler o da tartışılır. Hele ki prenslerden biri olan Adnan Kahveci’nin öldürülmesi konusunu da düşünürsek hiç özgür değillerdi de diyebiliriz.
Ama bugünkü durum biraz olsun takım çalışmasını dahi hatırlatmıyor. Bir bakıma orta çağ Avrupa’sında kimi zaman İspanya’da kimi zaman Fransa’da ve kimi zaman da İngiltere’de gördüğümüz krallık dönemi gibi bir durum var ortada. Kralın etrafında olan ve kralın adını kullanarak amaçlarına ulaşmaya çalışan kişiler ve bu yönetim içinde dengeleri gözeterek kendi başarısı için mücadele verenler var.
Gaziantep’te gördüğümüz durum buna güzel bir örnek. Belediye başkanı hanım rahatsız olduğu kişiyi yani rektörü usulüne uygun şekilde şikayet ediyor ve sorunun çözülmesini bekliyor.
Kar ülkenin her yerine yoğun şekilde yağıyor ama karın zorluğunu İstanbul çekiyor. Zorluğunu çektiği gibi çamur ve kiri de İstanbul’da ortaya çıkıyor.
Çamur ve kir alenen ortaya çıktığı için de çamurluk ve kirlilik de alenen yapılıyor gibi geliyor bana.
İstanbul’daki sorunları Ekrem İmamoğlu’nun üzerine yıkmaya çalışanların ekonominin konuşulmaması için bunu yaptıklarını söyleyenler var.
Bir bakıma katılıyorum.
Ama bence daha büyük hesaplar var.
Daha büyük hesaplar ve daha büyük pazarlıklar.
Ak parti Aile ve Sosyal politikalar eski bakanı Betül Sayan Hanım bu hengame içinde İmamoğlu’nun hangi restoranda olduğunu paylaşmış.
Başka bir milletvekili ona cevap vermiş.
Oradaymış, yok değilmiş. Yok oradaymış.
Konuşulan konu bu.
Bunun konuşulmasını isteyenler var ve konuşulmasıyla bir yerlere gelmek isteyenler.
Yaşanan sorunu konuşan yok, yapılması gerekenleri ve önce sorunu aşmayı konuşanlar da yok.
Ortada bir sorun var. Ve sorunu çözmekle yükümlü kurum: Devlet.
Ortada bir acziyet varsa bu devletin acziyeti.
Ama bu acziyeti nasıl olur da İmamoğlu’nun üzerine yıkarız derdinde olanlar çözümün değil sorunun parçası oluyorlar ve politika savaşında olan erler de kendi cephelerinde savaşır gibi mücadele veriyorlar.
Yapılması gerekenlerin yapılmadığını İstanbul havalimanında gösteri yapan turistlerden öğreniyoruz. Allahtan turistler eylem yaptı da işin normali nedir algılamış olduk.
İmamoğlu’nu piyon olarak kullanmaya çalışan Ak partililer sanıyorum buradan oy devşireceklerini sanıyorlar. Ama orada başka sorun da var. O da, MHP ve Soylu’nun da oradan oy devşirme çabalarında olmaları.
Bu tartışmanın alevlenmesinden memnun olan bazı CHP’liler de var. Onlar için de konu bir bakıma ‘reklamın iyisi kötüsü olmaz’ düşüncesi. Onlar da İmamoğlu’nun başkanlığına hazırlandıkları için İmamoğlu’nun gündem olması onların işine geliyor. Böylece tartışmanın merkezine gelerek çekim merkezine dönüşüyor.
Bu CHP’liler başka partilerle de görüşme içindeler. Hem de İmamoğlu’nun başkan adayı olması için.
İmamoğlu başkan adayı olursa belki önümüzdeki günlerde çok farklı ittifaklardan bahsedeceğiz.
Düşünüyorum da bu düzlemde halk nerede?
Halk sadece oy verecek bir piyon.
İmamoğlu’nu piyon olarak görenler ile şah yolundaki prens olarak görenler arasında pek fark yok aslında.
Konu güç, iktidar ve yönetme.
Peki ya halk?
Halkın daha iyi şartlarda yaşaması konusu kimin gündeminde?
Tabi ki seçimden seçime politikacıların gündeminde ama o kadar …
Sevgi ve Bilgiyle kalın
Belediyede yerel yönetimlerden sorumlu , devlet merkezi idareden. Çöpler toplanmiyor yollar açılmıyorsa bu seçimle başa gelen belediye başkanının sorumluluğunda. Devlet;başkan ve belediye görevini yapmadığı zaman devreye girer ve gerekirse kayyım atar. Devlet ve başkanın görev farkı bu. Şimdi millet olumsuz hava koşullarından dolayı mağdur. İmamoğlu balık ekmek derdinde ve bu saygısızlığı daha önceden de bir kaç kez tekrarladı. ( ,Sayın Fehmi Koru da yazısında dile getirmişti)
İmamoğlu isterse 24 saat çalışsın bu mağduriyet yaşanırken 1dakika bile cakirkeyf davranış gösteremez.
Millet yollarda aç , bitap adam lokantada ne yesem derdinde. Bu günde aç kal ne olur ki ölür müsün yada belediyeye görev ver yolda kalanlara ekmek arası ve içecek sağla sende yolda kalmislarla birlikte ye , asil davranış bu.
25 Ocak tarihli yaziniz silinmis, neden? Sansur mu var?
https://ocakmedya.com/caminin-yaninda-yimpas-vardi/