İşin aslı: İçki, 3 aşamalı şekilde haram kılındı… Hicretin 4.yılı…

3
Latest posts by Sinan Eskicioğlu (see all)

Ne kadar da çetrefilli bir konu, öyle değil mi? 

13 yıl Mekke Dönemi yaşanmış. Kendine, hayata ve kainata bakma, tefekkür etme ve sonrasında iman. Müslümanlar namaz kılmaya başlamışlar. 

Ama hala şarap (içki) içmeye de devam ediyorlar. 

Hatırlar mısınız Çağrı filmi vardı, hepimiz izlemişizdir. Mesela o filmde bu konu ele alınmamıştı. Bizler de, sizler de çok sayıda kitap okuduk, sohbetler dinledik ama bu konuyu hiç duymadık. 

Peki neden? 

Sebebi şu: Bize öyle bir din (İslam) dayatmak istediler ki; bu İslam ilk baştan itibaren bütün ibadetleri içeren, o dönemde yaşayanların hiç yanlış yapmadıkları (sanki onlar insan değil de, melekti), başından sonuna pürü pak bir İslam tarihi

Mekke’de ayetlerin gelmeye başlamasıyla namaz, oruç, hac, zekat, cemaatle namaz, bayram ve teravih namazları, alkol yasağı, kısacası hepsi Mekke’de oldu bitti. 

Bu, devasa bir yalan resimdi. 

Ama bize bunu dayattılar… 

İşin aslı böyle değil, bu yüzden diyorum: Koca bir yalan…

Medine’ye hicret oldu. 

Mescit inşa edildi. 

Yahudi ve Hristiyanlarla ‘Medine Vesikası’ imzalandı.

Yani şimdiye kadar olan ibadetler namaz, hicretin 2.yılı oruç ve zekat.  Henüz hac ibadeti farz değil…

Ve Müslümanlar içki içmeye devam ediyorlar. Bildiğiniz şarap içiyorlar yani. Evlerinde de şarapları var ve mahzenlerde şaraplarını saklıyorlar. 

Hz. Ömer gelip gelip içkinin hükmünü soruyordu. Belli ki, onu rahatsız ediyordu bu durum.
Peki Hz. Peygamber bir şey demezken, neden Hz. Ömer gelip gelip soruyordu? 

İnsanoğlu işte… 

O zamanlar Peygambere o kadar sorun çıkaran, kendi kafalarına göre din üretmeye çalışanlar olmuşsa; bugün olması ne kadar normal, öyle değil mi? 

Şu örnekle de pekiştirelim: Ramazan’da oruç tutuluyor. Bilal, Hz. Peygamber’e sahur oldu diye müdahale ediyor. Hz. Peygamber de, ‘sen demesen sabaha kadar yerdim’ diyor. Açıkça Hz. Peygamber’in işine karışıyor yani. 

O zamanlar iki müezzin vardı. Bilal ve Abdullah b. Ümmü Mektum. 

Hz. Peygamber Ramazan’da şöyle derdi: ‘Bilal daha gece iken ezan okur. Siz, Abdullah ezan okuyana kadar, yiyip içmeye devam edin’. Çünkü Bilal sabah olmadan, Abdullah ise şafak olunca ezan okurdu. 

Bunlar oluyorsa, Hz. Ömer’in alkol ile ilgili sürekli sorup durması çok normal yani. 

Çok çarpıcı bir cümle olacak ama olsun: 

Hani bugün İslamcılar diyor ya: ‘Tanrı’yı kıyamete zorlamak’ önemli, işte bunu yapıyorlar. 

Aynı böyle, Hz.Ömer de, Allah’ı alkol yasağına zorlamış’ sanki…

Hz. Ömer böyle sordukça sonrasında ayet nazil oluyor. 

‘Sana, şarap ve kumar hakkında soru sorarlar. De ki: Her ikisinde de büyük bir günah ve insanlar için bir takım faydalar vardır….’ (Bakara, 219) 

Ayet gelince kimisi içkiyi bıraktı, kimisi de içmeye devam etti. Sınırını bilmeyenler yüzünden bazı sorunlar da oluştu. İçki almış birisi imamlık yaparken ayetleri okumada (kıraat) zorluk yaşadı. Yani anlamı bozulacak şekilde ayeti yanlış okuma gibi. 

Hz. Ömer gene Hz. Peygamber’e geldi ve tekrar içkinin durumunu sordu. 

Sonra bir ayet daha geldi: 

‘Ey iman edenler! Siz sarhoş iken -ne söylediğinizi bilinceye kadar namaza yaklaşmayın….’ (Nisa, 43)

Neden?
Çünkü namazda sureler okunur ve bunun için açık bir zihin olmalıdır. 

Ama Müslümanlar bu ayetten sonra da içki içmeye devam ettiler. Hatta Hz. Peygamber’e bu konuda güvence verdiler. ‘Namaz vakti yaklaşınca içki içmeyiz’ dediler.  

Peki Hz. Peygamber ne cevap verdi?  

Sustu. 

Sükut ikrardandır kabilinden ses çıkarmadı. Yani onların dediklerini ve güvencelerini onayladı. 

Hatta camide, namaza başlamadan önce uyarı mahiyetinde seslenilmeye başlandı: ‘Sarhoş olan varsa, namaza katılmasın’. Hani bugün deniyor ya: ‘Ey cemaat, safları sık ve düzgün tutalım’, onun gibi…

Hz. Ömer tabii durmadı. 

Tekrar Hz. Peygamber’ e geldi, tekrar sordu: ‘İçkinin durumu nedir, ya Resulullah?’

Sonrasında tekrar ayet geldi ve bu da son ayet oldu. Yani bir bakıma Rabb, madem öyle, yasaklıyorum kabilinden bir hüküm gönderdi. 

‘Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan içki ve kumar yoluyla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi, Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık (bunlardan) vazgeçtiniz değil mi?’ (Maide, 90-91)

İşte bu son ayetten sonra, Hz. Peygamber’in direktifi ile ‘içki haram kılınmıştır’ diye sokaklarda anonslar yapıldı ve Müslümanlar evlerindeki şarapları döktüler. Medine sokaklarında dökülen şaraplar sel gibi akıp gitti…

Sevgi ve Bilgiyle kalın 

Önceki İçerikTrabzonspor’un finaldeki rakibi Aytemiz Alanyaspor oldu..
Sonraki İçerikYakın Gelecekte PKK’nın Lider Kadrosu Tasfiye Edilebilir
Sinan Eskicioğlu kimdir? 1974 İzmir’de dünyaya geldi. Agah Efendi İlkokulu’nda eğitim hayatına başladı. İzmir İmam Hatip Lisesi’ni bitirdikten sonra ÖSYM sınavlarında Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni kazandı. Kelam dalında ‘Allah’ın iradesi ve Nedensellik Problemi’ isimli bitirme teziyle, gecikmeli olarak 2000 yılında üniversiteden mezun oldu. 28 Şubat sürecinin etkisiyle İlahiyat fakültesi mezunlarının öğretmen yapılmaması yüzünden 2002 yılına kadar ticaretle ilgilendi. 2002 yılında D.E.Ü. İlahiyat Fakültesi’nde Din Felsefesi dalında yüksek lisansa başladı. Aynı yıl yüksek lisans programını yarıda bırakıp Almanya’ya gitti. Almanya’da Diyanet’e bağlı çeşitli camilerde eğitmenlik ve öğretmenlik yaptı. Duisburg-Essen Üniversitesi Sosyal işler ve yöneticilik bölümünde eğitim aldı. 2007-2011 yılları arasında IGMG (Avrupa Milli Görüş)’de Düsseldorf Bölgesi Eğitim Merkezi müdürlüğü ve bölge eğitmeni olarak çalıştı. 2011-2013 yılları arasında Osnabrück Üniversitesi Protestan Mezhebi bölümünde eğitimine devam etti. 2016 yılından itibaren Ocak Medya gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır. 2020 yılında gazetenin genel yayın yönetmenliğini üstlenen yazar Almanca, İngilizce bilmektedir. şimdiye kadar yayınlanmış olan yedi kitabı vardır. Yok Edin İnsanın İnsana Kulluğunu- Kişiselleştirilmiş İslam, Zeytin Ağacı (Roman), Katar istanbul, Müslüman Kardeşlerden Ak Parti’ye İslamcılık., Tarihteki Dindar Zalimler. İbn Sina, İbn Haldun

3 YORUMLAR

  1. Bu yazıda benim ilgimi çeken ve öğrenmiş olduğum şey, Hz. Ömer’in durup durup “Ey Muhammed, şu alkol işi n’olucak” diye sormuş olması. Hz. Ömer toplum davranışlarını gözleyen, toplum sağlığına dikkat eden biri; anlaşılan o! Siz de diyorsunuz ki Hz. Ömer Tanrıyı içki yasağına zorlamış, sanki… Allah’ın tolerans sınırları demek ki Hz. Ömer’inkinden daha mı fazlaymış, yoksa Hz. Ömer, Hz. Mahammed’e ve dolayısıyla Allah’a fikir vermiş gibi bi durum mu var? Vahiylerin bu tür anlatılanlara gerekçe olarak gösterilmesi, hadis ve rivayetlere dayandırıldığı için, sakıncalıdır, kanımca. Böyle hadis ve rivayetlere dayalı olarak “İşin Aslı” buymuş diyerek işi bugünün şartlarında yorumlamak faydadan çok zarar getirebilir. Vebali de olabilir, ayrıca. Hz. Ömer içkinin toplumdaki tahribatına birçok defa bizzat şahid olmuş olmalı ki bunun toplum sağlığına ters bir şey olduğunu Hz. Peygamberin dikkatine sunmuş. Bu işin Hz. Peygamberin dikkatinden kaçmış bir şey olması mümkün olabilir mi? Demek ki o toplumda o kadar yamuk işler varmış ki içki yasağına öncelik sırası o an henüz gelememiş…. Yavaş yavaş…. “Akıl” o devirde yeterince gelişememiş olduğu için geri tepme olmaması için,belki de…. Bu konuda yazılacak dah güzel şeyler olmalı. “Allah’ı içki yasağına zorlama” vurgusu oldukça basit bir muhakeme! Çünkü yanlış algı yaratabilir. Vebali de ondandır zaten!

  2. Ashabim gökteki yıldızlar gibidir, hangisine tutunursaniz hidayete erersiniz. Peygamberimizin sözü net. Hz Ömer’in basireti feraseti olaylara ışık tutmuştur. Allah bir kişi içinde ayet indirir ,ümmet içinde. Hz Aişe annemizin temiz bir kadın (ifk hadisesi ) oldugu ayetle bildirildi. Yüce Allah bir kişiyle insanlığa yol göstermiştir. Sahabelerin hepsi bizden üstündür. Onlar hakkında yazarken uslubumuz nazik olmalı.

  3. Hz.Ömer r.a büyük ihtimalle şarabın toplum için sakıncalı olduğunu görmüş.
    Efendimizin s.a.v aceleci davranıyorsunuz dediği sahabe.
    Hudeybiye de neredeyse Ebu süfyanın kellesini alacak celalde.
    Hudeybiye de efendimizin s.a.v itidali Müslümanlara mekke fethini Nasib etti.
    İçki denen zıkkım ha denince bırakılmaz.
    Bu nedene Rabbimiz tedrici bir yol ile yasaklanmasını sağladı.
    Rabbimiz her şeyi en iyi bilendir.
    Kimse onu bir şeye zorlayamaz.
    Bunun iması bile tevbe etmeyi gerektirir.
    Rabbimiz yar ve yardımcımız olsun.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz