- Kamuoyuna Duyuru…! - 30 Nisan 2023
- 1915 Olayları ve Konuşulmayanlar - 25 Nisan 2023
- Neden Ak Partiliyim? - 24 Nisan 2023
Neden bu haldeyiz?
Neden bu hale geldik?
Neden insanlar rüzgarda savrulan yaprak misali orada oraya uçuşuyor diye düşünüyoruz? “Garip olan ve ters giden birşeyler var” diyenlerimiz çok.
Evet haklılar, haklıyız.
Ama oradan oraya savrulan insanlar da haklı. Şuurlar uçmuş, rüzgar nereden eserse, oraya savruluyorlar.
Hoca’nın hesabı, herkes haklı.
Kapitalizm’in vahşice insanları sömürdüğü bir dönemdeyiz. Buna itiraz eden biri çıksa ve elinde biraz güç olsa, hemen yok ediliyor.
Kapitalizm’i eleştirenler de, bir süre sonra o çarkın içinde en kallavi kapitalist oluyorlar.
Neden?
Çünkü insanız. Doymayan bir varlığız. Sürekli daha fazla ve daha da fazla.
Değerleri ya dinler, ya da düşünerek fikirler oluşturuyor. Bunlar da olmuyorsa yaşanan tecrübeler, o zaman da iş işten geçmiş oluyor.
Beni ilgilendiren bundan sonrası.
Bizden sonraki nesiller neler yapacaklar.
Çocuklarımız, torunlarımız, onların da torunları…
Ekonomiyi tesis etmek, ekonomiyi ahlaklı ve adaletli kurmak insanın en önemli görevi. Bu konuda yapılan çalışmalar fazla değil.
Bunlar arasında da en önemli ve bilimsel olanı Adil Düzen.
Adil Düzen’de de kooperatifler, şirketleşmeler, birlik oluşumları çok önemli.
Geçmişte saf niyetlerle başlayan bu çalışmalar, bir an geldi ya bilinçli olarak, ya da sırf insanın hırsı yüzünden başkalaştı. Yolsuzluk yapan kurumlar halini aldı.
Almanya’da çok insan hikayeleri vardır. İslamcı şirketlerin kurulması, bu şirketler için bankadan kredi alıp üye olunması, para toplayanların kaçması, insanların paralarını kaybetmeleri ve sonrasında yıkılan yuvalar, intihar eden insanlar….
Dolandırıcılık yapan bu İslamcı şirketler ne yaptı biliyor musunuz?
Adil Düzen dediğimiz, İslam’ın ekonomik yönünü öldürdüler.
Bugün Adil Düzen kurmak adına şirketleşme, kooperatifleşme yapmak isteseniz, tek bir Allah’ın kulunu bulamazsınız.
Çünkü GÜVEN YOK OLDU….
İslam’ın ekonomik prensiplerini gerçekleştiremezseniz, kesinlikle Kapitalizm’le mücadele edemezsiniz. İşte bundan dolayı İslamcı şirketler bilerek ya da bilmeyerek çok büyük zarar verdiler.
İslam’ın birey durumundan toplum konumuna geçmesi yani kurumsallaşması çok önemlidir. Anlattığınız, ‘işte doğrusu budur’ dediğiniz prensipleri kurumlarda yaşayarak göstereceksiniz ki; İslam’ın bu özelliklerinin yaşanabilir olduğu ortaya çıksın.
Ayrıca İslam’ın bu özelliklerinin insani olduğunu ve toplum için olduğunu sunabilmeniz lazım ki; sadece müslümanlar değil, bütün insanlar örnek alsın.
Fetö yapılanması da İslam’ın bu yönünü öldürdü, yerle bir etti.
Cemaatleşme, okullaşma, eğitim, kurumsallaşma adına yapılan bütün çalışmalar insanların ayarlarını bozdu, kanser hücresi gibi mahvetti.
Bugün ne cemaatleşmeden, ne okullaşmadan, ne eğitimden, ne de kurumsallaşmadan bahsedebilirsiniz.
Çünkü GÜVEN YOK OLDU….
Bu iki durumda da bırakın birşeylerden bahsetmeyi, İslam’ın bu özellikleri adına bir kelime etmek isteseniz bile mümkün değil.
İşte İslamcı şirketlerin ve Fetö yapılanmasının en acı ve zarar verici sonucu bu oldu, bana göre.
İslam’ın prensiplerinin müslümanlar eliyle yok olup, gitmesi….
İslam’ın devletle ilgili prensiplerinin de yok olup gitmemesi için çok dikkatli olmak gerekiyor.
Bu fahiş hatalar bize şunu gösterdi: Müslümanlar, oturup düşünecekler. Zamanı geri sarıp, ‘biz nerede hata yaptık, hangi yaklaşım bize bu hataları yaptırdı’ soruları etrafında zihinlerini yoracaklar.
Aksi takdirde, gelecek nesiller bu zamanda yaşayan müslümanlara lanet okuyacaklardır.
Hiç ölmeyeceğini sanan müslümanlara da acizane tavsiyem: ‘İslam’ı insanlık için gönderen Mutlak Varlık hesap soracağı zaman politikayı, siyasi manevraları ve küresel hesaplaşmaları değil; göndermiş olduğu İslam ve İnsanlık için neler yapmış olduğumuzu soracaktır.
Neden mi?
Çünkü,
Hz. Peygamber hayattan ayrılmadan irad ettiği Veda Hutbesi’nde 7 defa insanlığa, 3 defa ashabına ve ancak 1 defa müminlere seslenmiştir…
Sevgi ve Bilgiyle kalın.
İslami,kimse yok edemez. Adil düzen de yok olmamasıdır. Adil düzende Sinan Eskici oğlu yok olmuştur. Herkes Tavan ve Kerhen ona itaat eder