KHK’lılar yeni modern köleler mi?

2
Latest posts by Sinan Eskicioğlu (see all)

Aman Allah’ım neler diyorum ben böyle.

2019 yılını yaşarken ‘kölelik düzeni’ mi kaldı. Köleliğin kalktığını artık bilmeyen mi var?

Artık köleler yok, köle pazarları da. İnsanların köle olarak alınıp-satılmaları kadar aşağılayıcı bir durum yok. İşte bu sebeple 1926 yılında Birleşmiş Milletler tarafından yasak kabul edilmiş ve kaldırılmıştır.

Peki kölelik kaldırılmadan önce köle olmanın şartları nelerdi, biliyor musunuz?

Bildiğimiz sadece savaşlarda esir olanlar.

Peki ya diğerleri?

Korsanlar tarafından kaçırılanlar,

Borcunu ödeyemeyenler,

Veee ağır suç işleyenler. Bu maddeyi unutmayın, birileri bu maddeden dolayı köleleştirme yapmak istiyor.

…….

Bu yazıyı yazarının kendi sesinden dinleyebilirsiniz de:

…….

Kölelik kalktı diyoruz. Acaba gerçekten öyle mi?

İnsanlar hala aynı insan, dünyadaki sistem de aslında aynı. Yönetenler-yönetilenler, ya da başka deyimle sömürenler ve sömürülenler.

Aslında Kapitalizm de şekli değişmiş kölelik. Asgari ücretle çalışmak zorunda kalanlar da bir bakıma ‘köle’ değiller mi? Faizli kapitalist sistem insanları köle gibi çalıştırıyor. İnsanlara sunulan hazır hayat örnekleriyle insanlar bu hayatları yaşamak için adeta köle gibi çalışıyorlar. Ama baktığımızda herkes özgür ve bu hayatları da kendi iradeleriyle seçerek yaşamak istiyorlar.

Eskiden kölelik mecburiyetle anılırdı, artık şimdilerde kölelik özgürlükle anılıyor.

Kuran’da da kölelik ile ilgili ayetler var. Bu ayetler beni hep düşündürmüştür. Neden mi?

Tarihselci değilim. Ayetler o zamanda çakılı kalmıştır demiyorum. Kuran’ın evrensel ve bütün zamanlara hitap ettiğine de inanıyorum.

O zaman da bu ayetleri nereye koyacağız?

Bu ayetler bütün zamanlara hitap eden Kuran’da neden var?

Bahsi geçen ayetlere bakalım:

‘….Kim bir mü’mini ‘hata sonucu’ öldürürse, mü’min bir köleyi özgürlüğüne kavuşturması ve ailesine teslim edilecek bir diyeti vermesi gerekir….’ (Nisa, 92)

‘İçinizde evli olmayanları, kölelerinizden ve cariyelerinizden salih olanları evlendirin…’ (Nur, 32)

‘Sadakalar, -Allah’tan bir farz olarak- yalnızca fakirler, düşkünler, (zekat) işinde görevli olanlar, kalpleri ısındırılacaklar, köleler, borçlular, Allah yolunda (olanlar) ve yolda kalmış(lar) içindir. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir’. (Tevbe, 60)

‘Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyilik değildir. Ama iyilik, Allah’a, ahiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). İşte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır’. (Bakara, 177)

Bakara 177. Ayet aslında insanın nasıl olması gerektiğinin en açık örneğidir. Müslümanlar tek bu ayeti bile yerine getirseler aslında görevlerini yapmış olurlar diyebiliriz.

Kapitalizm’in kölelik olduğunu zaten eskiden beri düşünüyor ve biliyordum. Bunlara yeni eklenen konu da ülkemizdeki bazı insanların durumu.

KHK’lılar.

15 Temmuzdan sonra yürürlüğe giren OHAL (Olağanüstü Hal) kapsamında Kanun Hükmünde Kararname ile görevlerinden uzaklaştırılanlara verilen isim.

Kanunla değil, dikkatinizi çekerim, kanun gibi kabul edilen kararname ile. Bu kişilerin sayısı 125.000’i çoktan geçti.

Son günlerde bu kişilerle ilgili bir tartışma vardı.

Muhafazakar, dindar, dinine bağlı insanların kurduğu ve hala daha yönettikleri siyasi parti, Ak Parti, itirazda bulundu.

KHK’lıların seçmen sayılmamaları gerektiğini iddia etti. Böylece de oy kullanamayacaklar ya da kullandıkları oylar iptal edilecek.

Ak Parti dine haddinden fazla önem veren bir parti öyle değil mi? Bu kişiler kendilerini Müslüman olarak tanımlıyorlar.

Ak Parti’nin bu tezi, iddiası nedir biliyor musunuz?

Saçma, yersiz, mesnetsiz, absürd, akıllara ziyan ve ahmakçadır.

Ak Parti alenen bu insanları ‘köle’ olarak görmekte ve en DOĞAL insani haklarını ellerinden almaya çalışmaktadır.

Olayın en saçma olan yönü de şu:

Ak Parti böyle bir itirazda bulunuyor.

Yüksek Seçim Kurulu bunu tartışıyor. Düşünebiliyor musunuz, koca koca adamlar bu konuyu tartışmak zorunda kalıyorlar.

Sonunda karar veriyorlar: KHK’lılar seçmen olarak oy kullanabilirler.

Bu kadar aptalca bir tartışma dünyanın başka ülkesinde olamaz.

Teşbihte hata olmaz diyerek saçmalığını şöyle göstereyim:

Biri çıkıyor su sıvı mıdır diyor, bir sürü insan da bunu tartışıyor. Sonunda karar veriyorlar: Su sıvıdır.

Bu konunun konuşulması, tartışmaya açılması bile seviyenin yerlerde olduğunun göstergesidir.

Tren raydan çıkmış hala daha trenden inenler edebiyatı yapılıyor.

KHK’lıları modern köle mi sanıyorsunuz da, kendi kafanıza göre seçmenlikten çıkartmaya çalışıyorsunuz.

İşte bu yüzden daha yüksek sesle söyleyeceğiz: Yok edin insanın insana kulluğunu….

Sevgi ve Bilgiyle kalın

Önceki İçerikDemiri Soğutmak ve Kalıba Sokmak…
Sonraki İçerikPremier Ligi’n en hızlı golü..
Sinan Eskicioğlu kimdir? 1974 İzmir’de dünyaya geldi. Agah Efendi İlkokulu’nda eğitim hayatına başladı. İzmir İmam Hatip Lisesi’ni bitirdikten sonra ÖSYM sınavlarında Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni kazandı. Kelam dalında ‘Allah’ın iradesi ve Nedensellik Problemi’ isimli bitirme teziyle, gecikmeli olarak 2000 yılında üniversiteden mezun oldu. 28 Şubat sürecinin etkisiyle İlahiyat fakültesi mezunlarının öğretmen yapılmaması yüzünden 2002 yılına kadar ticaretle ilgilendi. 2002 yılında D.E.Ü. İlahiyat Fakültesi’nde Din Felsefesi dalında yüksek lisansa başladı. Aynı yıl yüksek lisans programını yarıda bırakıp Almanya’ya gitti. Almanya’da Diyanet’e bağlı çeşitli camilerde eğitmenlik ve öğretmenlik yaptı. Duisburg-Essen Üniversitesi Sosyal işler ve yöneticilik bölümünde eğitim aldı. 2007-2011 yılları arasında IGMG (Avrupa Milli Görüş)’de Düsseldorf Bölgesi Eğitim Merkezi müdürlüğü ve bölge eğitmeni olarak çalıştı. 2011-2013 yılları arasında Osnabrück Üniversitesi Protestan Mezhebi bölümünde eğitimine devam etti. 2016 yılından itibaren Ocak Medya gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır. 2020 yılında gazetenin genel yayın yönetmenliğini üstlenen yazar Almanca, İngilizce bilmektedir. şimdiye kadar yayınlanmış olan yedi kitabı vardır. Yok Edin İnsanın İnsana Kulluğunu- Kişiselleştirilmiş İslam, Zeytin Ağacı (Roman), Katar istanbul, Müslüman Kardeşlerden Ak Parti’ye İslamcılık., Tarihteki Dindar Zalimler. İbn Sina, İbn Haldun

2 YORUMLAR

  1. Modern cahiliye…..günümüzün lat–medat— ve uzza ları nasıl varsa oluyorsa modern çağın köleliği de aynen var.hem daha beter.İnsana ,makama,paraya,kadına(şehvetine),vb. sıralayabiliriz.sizinde dediğiniz gibi kula kulluğa yeltenenler.Sahi namazda( huzuru ilahide)biz secdeye kapanıyoruz ,öyle değilmi peki ya sahada yani hayatın içerisinde kimlere secde ediliyor.Camide fiziki olarak secde eden beden cami dışında hayatın içerisinde ,kime secde ediyor.(boyun eğmek.emrine ram olmak.tam teslim olmak,itaat etmek ve yardım dilemek .dilenmek).Sırf zalimin gönlünü hoş etmek veya ondan nemalanmak, çıkar elde etmek için veya korkusundan şerrinden korkarak onun zülmüne alet olan,görmemezlikten gelen,ses çıkarmayan müsveddeler.Acaba kime secde ediyorlardır.Haksız yere işinden,eşinden,çoluk ve çocuğundan koparılmış ve yedi sülalesi fişlenip yaşama hakları ellerinden alınıp ser sefil bırakılan çağın kunta kinteleri haline dönüştürülüp, malı,canı ,namusu,ırzı,herşeyi yağmalanabilir hale dönüştürülenlere sesiz kalan yığınlar ,İlah edindiklerinizle birlikte yarın huzuru ilahide ne edersiz.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz