Kızılay – Kolektif Müslüman bilinci bozuluyor, farkında mıyız?

4
Latest posts by Sinan Eskicioğlu (see all)

Kızılay’la ilgili tartışmaları izliyoruz. Ama bu izleme bize zevk vermiyor, aksine bizden çok şeyler alıp götürüyor. 

İslam’la ilgili dersler, tefsirler geldi aklıma. Hep ifade ediyorum artık biliyorsunuz: ‘Ayetlerde yanlış davranışlar örnek olarak sunulur’. Hristiyanlardan ve Yahudilerden yanlış davranışlarda bulunanlar örnek olarak verilir, ‘aman ha SİZ böyle yapmayın’ der Kuran. (Nisa 46: ‘Yahudilerden bir kısmı kelimeleri yerlerinden değiştirirler, dillerini eğerek, bükerek…..) 

Müslümanlar, Yahudiler’in ‘Ayetleri (kelimeleri) eğip bükmelerini örnek gösterirlerdi. Ve bunu da tipik Yahudi davranışı olarak sunmaktan zevk alırlardı. 

Bu eğip-bükmenin bugünkü karşılıkları şunlar: Kılıfına uydurmak, polemik ve algı oluşturma. 

Bu yanlış davranış aslında Müslümanlar için bir örnek teşkil etmeliydi, Müslümanlar bunu ‘Yahudi düşmanlığı’ olarak anladılar. 

Yanlış olan fiile konsantre olunmadığı için de, aynı yanlışlıkları yapmaya başladılar ve hala daha yapıyorlar. İşte Kızılay konusu da bunun en son örneği: ‘Vergi kaçırmak değil, vergiden kaçınmak’. 

Kızılay başkanı ekranda ve canlı yayında bu açıklamayı yapmıştı. Kızılay gibi bir yardım kuruluşunun en tepesindeki isim. Ve bu kuruluş eskiden Başbakanlık himayesinde idi ve bugün Cumhurbaşkanlığı himayesinde…

Maddeler:

  1. Başkent Gaz yurt yapılması için 8 milyon dolarlık bağış yapıyor. Bu bağışın da şu kuruluşlara iletilmesini istiyor: Ensar vakfı, Türgev ve Türken. 
  2. Kızılay aracı kurum olarak kullanılıyor ve bu durumu da ‘vergiden kaçınmak’ olarak lanse ediyor. 
  3. Yılların kuruluşu Kızılay bu şirkete neden böyle bir güzellik yapıyor? 

Yöneltilmesi gereken çok soru var aslında. Soruları yöneltenler zaten oldu, ben tekrarlamayacağım. Benim irdelediğim konu: ‘Müslümanların kolektif bilinçleri ve bu bilincin her geçen gün kirlenmesi’. 

Ortada garip bir durum var. Usule uymayan, yanlışların kitaba uydurulması ve ‘eğip-bükme’. 

Bunu CHP’liler yapsa neler neler denirdi, tahmin edebiliyor musunuz? Ne din kalırdı, ne iman, ne de gavurluk!. 

Müslümanım diye ortaya çıkanlar sizlersiniz ve ‘etik’ olarak bile kabullenilemeyecek bir yanlışlık yapıyorsunuz. ‘Yanlış yapmışız’ bile deme erdemi göstermeyerek, ‘Vergi kaçırmak değil, vergiden kaçınmak’ diyerek hala daha üste çıkma gayretindesiniz. 

Bireysel olarak hangi yanlışı yaparsanız yapın buna kimse karışamaz. Ama toplumu ilgilendiren bir alanda, toplumsal hukuk geçerlidir ve buna da ‘kul hakkı’ denir. Alenen kul hakkına tecavüz olan bir durum. 

Hadi bunu da geçtik, acaba ‘kolektif Müslüman bilinci’nin kirlenmesine aracı olduğunuzu düşünmüyor musunuz? Evet, bunu gerçekten soruyorum. Böyle bir düşünce aklınıza gelmiyor mu? 

İşin aslı konusunu Cuma günlerine ayırsam da, yeri geldiği için değineyim. 

İşin aslı şudur: Siz verginizi verirsiniz ve devlet bu vergilerle halka hizmet sunar. Öğrenci yurtları yapmak devletin görevidir. Devlet bu görevi başka kurumlara havale ederse, 15 Temmuz’da yaşadığımız acı olayı hazırlayabilecek şartlar oluşur. 

8 milyon dolarla en az dört düşünce kuruluşu kurulur ve çalışır hale getirilebilir. Müslüman etiketi çok önemli olarak lanse ediliyor, oradan örnek vereyim: İslam ve modern hayat, İslam ve bilim, İslam ve gelecek, İslam ve sosyal bilimler alanlarında araştırma yapacak kuruluşlar kurulabilir. Daha da köke inelim, Adil Düzen denemesi araştırma merkezi dahi açılabilirdi. 

İşin aslı: Bunlar yapılmalıydı, yapılmadı ve yapılmıyor. 

Bari yapılan yanlış işlerle Müslümanların kolektif bilincini zedelemeyin, kirletmeyin, eğip-büküp başkalaştırmayın… 

Sevgi ve Bilgiyle kalın

Önceki İçerikCizre Türkiye’dir
Sonraki İçerikTürkiye’de ölümlerin yaklaşık yüzde 20’sinden kanser sorumlu..
Sinan Eskicioğlu kimdir? 1974 İzmir’de dünyaya geldi. Agah Efendi İlkokulu’nda eğitim hayatına başladı. İzmir İmam Hatip Lisesi’ni bitirdikten sonra ÖSYM sınavlarında Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni kazandı. Kelam dalında ‘Allah’ın iradesi ve Nedensellik Problemi’ isimli bitirme teziyle, gecikmeli olarak 2000 yılında üniversiteden mezun oldu. 28 Şubat sürecinin etkisiyle İlahiyat fakültesi mezunlarının öğretmen yapılmaması yüzünden 2002 yılına kadar ticaretle ilgilendi. 2002 yılında D.E.Ü. İlahiyat Fakültesi’nde Din Felsefesi dalında yüksek lisansa başladı. Aynı yıl yüksek lisans programını yarıda bırakıp Almanya’ya gitti. Almanya’da Diyanet’e bağlı çeşitli camilerde eğitmenlik ve öğretmenlik yaptı. Duisburg-Essen Üniversitesi Sosyal işler ve yöneticilik bölümünde eğitim aldı. 2007-2011 yılları arasında IGMG (Avrupa Milli Görüş)’de Düsseldorf Bölgesi Eğitim Merkezi müdürlüğü ve bölge eğitmeni olarak çalıştı. 2011-2013 yılları arasında Osnabrück Üniversitesi Protestan Mezhebi bölümünde eğitimine devam etti. 2016 yılından itibaren Ocak Medya gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır. 2020 yılında gazetenin genel yayın yönetmenliğini üstlenen yazar Almanca, İngilizce bilmektedir. şimdiye kadar yayınlanmış olan yedi kitabı vardır. Yok Edin İnsanın İnsana Kulluğunu- Kişiselleştirilmiş İslam, Zeytin Ağacı (Roman), Katar istanbul, Müslüman Kardeşlerden Ak Parti’ye İslamcılık., Tarihteki Dindar Zalimler. İbn Sina, İbn Haldun

4 YORUMLAR

  1. Sinan bey! Türkiyede millet acından ölüyor. Bunlar Dünyaya cami yaptiriyor. 50,000 dolarlik camiye 100,000 dolar harcama gösteriyorlar, yurt binası diyerek apartman daireleri yapiyorlar! Yardım derneğini araç olarak kullaniyorlar ve ABD de miliyon dolarlarla emlak aliyorlar. Buda yetmezmiş gibi yurt dışına imam gönderiyorlar. Dişardan faizle borç aldıklari dolarlar ile bunların maaşlarını odüyorlar.
    Şu an Türkiyenin durumu aynen sahipsız eve giren hirsizların o evi soymasına benziyor.

    Yalnız ABD senetörleri soru õnergesi verirken bazı gazetecilerde bunlari yaziyorlar.

    Peki ABD ye dişardan gelen miliyarder Müslüman õğrencileri ve dünyadaki Müslümanların derdi Erdoğan ve hükümetindenmi soruluyor.
    Çinde tecevüz edilen kadınlar ve erke kadın ayırmadan kamplarda işgence gõren uygurlara yardım ve çine tek kelime laf etmek şõyle dursun Türkiyeye sığınmışlaride geri gõnderiyorlar.

    By Yazdıklarım duyduklarım ve gõrdüklerimin yaninda devede kulak dahi olmamaz.
    Birde insani çileden çikarmak için buna dini alet etmeleride başka bir dert.
    Esenlikle kalın.

  2. Sinan bey, yazinizin mesaji için teşekkür ediyorum.
    Siz Almanyayi taniyorsunuz, belki de orada yasiyorsunuz. Bizdeki “Islamci Vakif”lar gibi kuruluşlar Almanyada olsa ne olur?

  3. Sayin Nurdan ,
    Nurdan hanim katkiniz icin tesekkür ederim. Ici bos kalan devasa camilerin yapilmasi ile ilgili hep yaziyoruz, önemli olanin INSAN yetistirmek oldugunu da ifade ettik. Luks ve gösteris meraki ve hevesi icinde yapilan yanlisliklar farkedilmiyor bile. Cok aci.
    Sevgi ve Bilgiyle kalin

  4. Sayin Mehmet,
    Mehmet Bey Almanya da böyle vakiflar cami dernekleri. Bunlardan da sorunlu olan IGMG yani Milli Görüs camilerindeki yolsuzluklari dile getirmistim ve Almanya da hukuken yanlis bulundu ve 6 yil ceza aldilar.
    ALmanya da böyle kuruluslar da hatalar oluyor- Ama Müslümaniz ve dünyaya nizam verecegiz diyenlerin böyle hatalar yapmalari kabul edilebilir degil.
    Sevgi ve Bilgiyle kalin

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz