Ot ve saman fiyatları zirvede..

0

Artvin ve Ardahan’da kuraklık nedeniyle otlar büyümeyince besiciler, ot ve samana yöneldi. Hububatta rekolte düşük olunca saman üretimi düştü, fiyatlar zirve yaptı.

Besici, fiyatı iki kat artan ot ve samanı alamadı, satıcılar da satış yapamadı. Ardahan’a saman satmaya gelen Şanlıurfalı Cuma Altunpark, “Kurtarmıyor ne esnafı, ne fakiri, ne fukarayı, kimseyi kurtarmıyor yani kıtlık var.” dedi. Besiciler ile ot ve saman satıcılar, şöyle konuştular:

Erzurum’un Oltu ilçesinden Ardanuç’a ot satmaya gelen Fuat Yücel: “Kuraklık nedeniyle ota talep fazla. Aşırı derecede fiyatlar, kuraklıktan dolayı yüksek olduğu için satışlarda insanlar hem nakit yönüyle itiraz ediyorlar, bir de nakit olmadığı için pahalı geldiğini söylüyorlar. Biz de bunu, kuraklığın olduğunu insanlara anlatamıyoruz. Mardin’den, Diyarbakır’dan da sürekli saman geliyor ama talebi karşılamıyor. Karşılamadığı gibi de fiyatlar otomatikman yükseliyor. Yükseldiği zamanda tüketiciye aşırı derecede maliyetli bir şekilde yansıyor.”

Ardahan’a saman satmaya gelen Şanlıurfalı Cuma Altunpark: “Geçen sene samanı buraya 750 liraya satıyorduk. Bu sene bin 250-bin 300’e satıyoruz. Siverek’ten aldığımız saman 850-950 arasında değişiyor. Kuraklık, ot yok, millet perişan, para yok, saman alacak parası yok. Hayvanı satılmıyor, piyasa düşük, etin kilosu üç senedir, dört senedir daha 65 lira. Saman yüzde 100’ü buldu, hayvan fiyatı aynı, kurtarmıyor yani. Geçen sene 750 liraydı, iyiydi kurtarıyordu. Bu sene bu şekilde kurtarmıyor ne esnafı, ne fakiri, ne fukarayı, kimseyi kurtarmıyor yani kıtlık var.”

Ardanuçlu besici Turgut Bingöl: “2600 rakımlı yayladan geldim hayvanlarıma ot alabilmek için. Elimdeki hayvanları satsam ot ve yem fiyatlarını karşılamıyor. Geçen seneki fiyatlara göre yüzde yüz artış. Bu durumda elimizdeki hayvanlar çıkacak ama kasap mı kesecek? Et para etmiyor. Ota zam, yeme zam, çobana zam, ete zam yok. Bundan dolayı artık bankalara borcumuz var. Ot yok, bundan böyle yağmaz ise bir ay sonra hayvanlarımız ot yemeye başlayacak onu da bulma imkanımız yok.”

Ardanuçlu besici ve aynı zamanda kasap olan Köksal Bilek: “Ete 5 lira zam verdiler. 5 lirayla ben malıma yem mi alayım, çobana para mı vereyim, dağ alayım da alsam zaten dağlar kurumuş. Yani Durum vahim. Benim elimdeki malı şimdi, saman mı alayım. Ot mu alayım ne yapayım? Bunun besi yemi var. Şu durumda bu işin içinden kalkamam. Kurbandan sonra rayiç varsa var, yoksa yok. Ben kapatıp giderim.”

Hopalı besici Erdoğan Altunkaya: “Geçen sene fiyatlar daha uygundu. Bu sene kurak gittiği için hem ot fiyatları, hem yem fiyatları, hem de hayvanı güçlendirecek diğer katkı maddeleri birebir arttı; yüzde 100. Geçen sene bin 700 liraya alıyorduk. Bu sene ilkbahara girerken bin 900 lira, bir ay geçmeden 2 bin 400 lira oldu. İnanılmaz derecede bir kuraklık var. Yaylalarda havalar kurak gidiyor.”

Güleş köyünden Nadim Gündüz: “300 balya aldığımız yerden çıkıyor, 50 balya.  Samanın çıktı çuvalı kaç liraya? Yemin çuvalı çıkmış 170 liraya, samanın tonu çıkmış bin 500 liraya, malımız para etmiyor. Kaldık yandık.”

Ardanuçlu yem satıcısı ziraat mühendisi Fuat Salan: “Gecen yıl yem fiyatları, ot fiyatları bir nebze uygundu. Fiyatlarımız yemler 90-95 lira civarındaydı. Arpamız 90 lira civarındaydı. Kiloda 2 lirayı görmemişti yem fiyatları. Ot fiyatı bin, bin 100 ve 800 otuna göre yoncaya göre değişiyor. Hayvanımız 41, 42 liraya kadar (karkas etin kilogram fiyatı) kesim vardır ama bu yıl fiyatlar uçtu ot fiyatları 2 bin, 2 bin 500 liraya hatta 2 bin 500 liraya alan arkadaşlarımız oldu. Acele ettiler korktular kuraklık var diye. Saman bin 500 liraya çıktı. Gerçi bir nebze gevşeme yaptıysa da yeniden bin 200, bin 300 lirada durdu. Kesim ise 42-43 lira, hayvan kesimi.

Vatandaş ot, sap ve yem almaktansa elindeki hayvanı ucuz olarak elden çıkarıp ‘onun işçiliğini yapmayayım’ diye uğraşıyor. Yani hayvancılık bu yıl zor günler yaşıyor. Daha da zor günler yaşayacaktır. Otunu, yemini temin etmekte zorlanan arkadaşlarımız var. Kurban geldi bir umutları var, kurban satılırsa iyi olursa yeniden hayvan alıp ahırına bağlayacak ama fiyatlar böyle giderse de hiç kimse ahırına mal bağlanmayacak. Artık et neden karşılanır, ithal mi gelir yeniden? Yani ithal gelince de bu sefer üretici vazgeçiyor, ‘ithal geldi bizden kimse mal almıyor’ diyor. Yani her tarafı karışık.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz