TCMB Başkanı Einstein ve Tavuk Yumurta Denklemi

0

Tavuk mu yumurtadan çıkar yumurta mı tavuktan?
TCMB Başkanının biraz değil bayağı bir usul dışı görevden alınmasına dair konuşan Erdoğan’ın sözlerinin çağrıştırdığı deyim bu olsa gerek.
Ne diyor Erdoğan TCMB Başkanı için;
“Kendisine ekonomi toplantılarında defalarca faizi indirmesi gerektiğini söyledik. ‘Faiz düşerse, enflasyon düşer’ dedik. Gerekeni yapmadı.”

Çok konuşanın Ekrem İmamoğlu olduğunu Ahmet Hakan’dan öğrendiğimize göre yukarıdaki sözlerin önemi üzerine kafa yormaya mecburuz.
Burada tartışma tıpkı tavuk-yumurta sorunsalındaki gibi. Enflasyon mu faizden doğar faiz mi enflasyondan? Erdoğan’a göre birincisi.

Her ne kadar sözü tavuk-yumurta ikilemine bağlasam da şunu ifade etmeyelim ki asıl mesele başka…
Mesele yumurtayı tavuğun üretmesi veya yumurtadan tavuk üretmek değil burada. Burada deyimde cevabı verilmeyen soruya dair düşünce üretmek zorundayız.

Sorun yumurtanın tavuğun karnına nasıl girdiği. Bütün yumurtalar öyle ya da böyle bir tavuğun karnında durmak zorundadır. İçinden tavuk çıkan yumurta da bir süre bir tavuğun karnında misafir olmuştur. Tavuktan çıkan yumurta ise zaten kendi durumunu ifşa etmektedir.

Gelelim bizim sorumuza: tavuğun karnına yumurta nasıl girer?
Bu sorunun yanıtını biyologlar ve ilahiyatçılar verecektir.
Her işin bir erbabı ve uzmanı vardır. Dolayısıyla sırra vakıflık bilgi ve bilgelik gerektirir.
O zaman doğru sorulara doğru yanıtlar alırız.

Bir kibrit çöpünün dahi bir fiyatı olacağına inanırız da, bütün kibritleri alabilmemizi sağlayan paranın fiyat olabileceğine aklımız ermez.
Serbest piyasanın erdemlerine olan inanç özellikle sağcılar için bir övünç madalyasıdır. Hal böyle iken kibrit çöpünün fiyatını piyasanın belirlediğine tereddüt edilmez de parayı da aynı piyasanın fiyatladığı görülmez.

Özellikle Kurani hükümlere uyma kaygısı ile geçtim Katılım Hesabı açmayı ya da altın biriktirmeyi, demirden, çimentodan, envai çeşit inşaat malzemesinden yek diğerine borç vermek sıkça rastladığımız bir durumdur.
5 vakit namaz kılan bir Müslüman olarak malların fiyat değişimi beklentisi ile alacağını/vereceğini takip etmenin para ekonomisine olan şaşmaz inancın bir göstergesi olduğunu düşünüyorum. Neyse bu derin konuları din büyüklerine ve herkesi kendi vicdan terazisine bırakalım.

Asıl konu ekonomi bahsinde. Çok defa yazdığım üzere ekonominin kanunları ile fizik kanunları arasında fark yoktur. Daldan düşen elmanın yerçekimine riayeti gibi ekonomide de olaylar arasındaki bağlantı açık ve sarihtir.

Faiz enflasyonun sebebidir demek aslında yumurtayı tavuğun karnına koyabilirim demekle eş anlam taşıyor. Oysa ki, tavuğun karnına yumurtayı dışarıdan koymak için karnını yarmaktan başka çareniz yok.
Tavuğa tabii ki uygun ortamı sağlar, beslenmesine dikkat ederseniz ondan alacağınız yumurtanın şekli şemali buna bağlı olacaktır. Ancak hiçbir zaman tavuk sizin talimatınızla yumurta vermeyecek. Tavuğu talimatla yumurtlamaya zorlamak ya sizde ya tavukta onulmaz yaralar açacaktır.

Boğaz Köprüsünden bedavaya geçerken, Osmangazi Köprüsünden neden avuç avuç para karşılığı geçtiğimizi, yav ikisi de köprü ama birisi ucuz diğeri pahalı diye sorduğumuzda alacağımız yanıt size piyasa ekonomisine dair ipuçları verecektir. Ya da bütün kamu kurumları iğneden ipliğe satılmışken kamu bankalarının münhasır konumunun muhafaza edilmesi sisteme ilave kamu bankası eklenmesini de sorgulamak gerekecektir.

Dövizin 10 yılda iki katına bile çıkmamışken 2 yılda tam 3 kat artmasının da nedenlerini düşünmek elzemdir.
Bütün bu süreçlerin birbiriyle bağlı ve birbirini tetikler yapılar olduğunu anlamak da istemeyebilirsiniz.
Ancak doğanın kanunlarına karşı geldiğinizde olanların ekonominin kanunlarına karşı geldiğinizde olacaklar hakkında size fikir vermesi gerek.

TCMB Başkanını faizleri düşürmedi, bu da enflasyona yol açıyor diye görevden almayı akla getirmek hatta uygulamak anlaşılır. Neticede buna inanıyor olabilirsiniz. Ancak bunu ifade etmek, bu ifadenin yabancı dillere çevrildiğinde alacağı manayı düşünmek de gerekecek.

Faizin enflasyona yol açtığını düşünmek ne denli iç rahatlatıcı olsa da, gerçek bunun tam tersi.

Tavuğun karnına o yumurta nasıl giriyor sorusunun peşinde gitmek gerekiyor. Fiyatlar arttığı için faizin de arttığını anlamak gerekiyor.

Ekonomi atom fiziği değildir ama ekonominin yasalarını göz ardı etmek bir önyargıya delalet eder.
Ve dünyanın görüp göreceği en büyük fizikçi olan Einstein atomu parçalamaktan da zor olanın önyargıları yıkmak olduğunu söyleyeli yıllar geçti.

Türkiye’de sadece olaylara önyargısız bakmaya ihtiyacımız var.
Belki de asıl yapısal reform tam da bu olacak.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz