Toplumsal Küfür

0
Latest posts by Emrullah Bayrak (see all)

Gücünü kişiliğinden, karakterinden, insanlığından değil makamından alanların çağında yaşıyoruz.

Bu sebeple yetkileri eline geçirenler, güç zehirlenmesi yaşıyor.

Çevresine karşı da insanlık dışı muamelede bulunmaktan çekinmiyorlar.

Toplumsal bozulmalar yukarıdan aşağıya doğru olmaz.

Aksine bozulmalar tabandan tavana doğru olur.

Ana hadis kaynaklarında yer almamakla birlikte tâlî derecedeki hadis kaynaklarında geçen “Siz nasıl (kimseler) olursanız öyle yönetilirsiniz” sözü bunu çok iyi anlatmaktadır.

Ra’d Suresi 11. Ayette geçen “Şüphesiz ki, bir kavim kendi durumunu değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirmez.” ifadesi de yine buna işaret etmektedir.

Bu girişi yapmamın nedeni İYİ Parti Grup Başkanvekilliğinden istifa eden Lütfü Türkkan’ın kamuoyuna yansıyan yaptığı küfür.

Büyük tepki topladı.

Bu küfrün, bir bardak suda fırtına koparmasının ana nedeni ise bir şehit yakınına yapılmasıydı.

Mesele siyasetin de ana gündem malzemesi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere muhalefet karşıtı cephe, Lütfü Türkkan’ın milletvekilliğinden de istifa etmesi gerektiği görüşünü dile getiriyorlar.

Hayatlarında hiç “ananı da al git” dememişçesine.

Oysa toplumumuz küfre uzak değil.

Mahallede, caddede, sokakta, statlarda, kavgalarda kulaklarımız küfür sözcüklerine doyuyor.

Hem de okkalı küfürler.

Milleti temsil ettiğini iddia edenlerin kullandığı küfrün kaynağından bahsediyorum.

Toplumsal küfür, öyle yaygın ki neredeyse noktalama işaretlerinin yerine kullanılıyor.

Üstelik utanmadan, sıkılmadan bu küfürler kadınlar üzerinden yapılıyor.

Küfrün sosyal medya boyutuna girsek inanın çıkamayız.

Kendini iş insanı zanneden zavallı birinin toplumun geneline yaptığı küfür, hala hafızalarda.

Oysa o zaman kamuoyuna yansıyan bu küfre kimsenin sesi bu derece çıkmamıştı.

Güçlünün küfrüne sessizlik.

Bugün şehit yakınına yapıldığı için kıyametler koparılan küfrü, o zaman şehit ailelerin de içerisinde bulunduğu toplumun bütününe yapmışlardı.

Sorulması ve sorgulanması gereken mesele ise şu:

Bu tepki küfre karşı mı?

Şehit ailesine yapıldığı için mi?

İYİ Parti’yi siyaseten yıpratmak için kullanılan bir araç mı?

Sizce hangisi?

Küfrün iyisi kötüsü olmaz.

Kime ve kim tarafından yapılırsa yapılsın, küçüğünden büyüğüne ahlaksal bir yoksunluğun sonucudur.

Gelin bu olayı fırsata çevirip küfre karşı topyekûn bir toplumsal seferberlik başlatalım.

Fikrimize, zikrimize, siyasi görüşlerimize göre cephe almayalım.

Küfre, ahlaksızlık olduğu için karşı duralım.

Toplumsal hayatımızdan çıkaralım.

Önceki İçerikZencefilin sağlığa faydaları…
Sonraki İçerikNeyi nasıl yazmalı? Neyi yazmamalı?
1978 yılında Erzurum'da dünyaya geldi. Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-Tv ve Sinema Bölümü mezunu; Anadolu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu; Atatürk Üniversitesi Adalet Meslek Yüksekokulu mezunu. 2001 yılında gazetecilik hayatına başladı. Erzurum'daki yerel gazetelerin çeşitli birimlerinde 3 yıl çalıştıktan sonra Diyarbakır ve Ankara'da Parlamento Muhabirliği başta olmak üzere çeşitli alanlarda 11 yıl gazetecilik yaptı. 2017 yılından itibaren ise Ocakmedya'da yazmaya başladı. Halen Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-Televizyon ve Sinema Bölümünde Yüksek Lisans yapmaktadır.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz