Türkiye’de Bireysel Bağışçılık ve Hayırseverlik Raporu..

0

Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı (TÜSEV), “Türkiye’de Bireysel Bağışçılık ve Hayırseverlik Raporu”nun 2019 yılı araştırmasının sonuçlarını açıkladı.

Koç Üniversitesi Sivil Toplum ve Hayırseverlik Araştırmaları Merkezi’nden Prof. Dr. Ali Çarkoğlu ve Dr. Öğr. Üyesi Selim Erdem Aytaç liderliğinde, Türkiye’nin 67 ilinde toplam 2 bin 502 kişinin katılımıyla gerçekleşen araştırma, Sosyal Sermaye ve Sivil Toplum, Türkiye’de Bireysel Bağışlar ve Bağış Yapma Motivasyonları üst başlıkları altında, ihtiyaç sahiplerine doğrudan yapılan yardımlar, sivil toplum kuruluşlarına yapılan bağışlar ve faaliyetlere katılım ile bağış yapma motivasyonları ve tercih edilen yöntemler konularında güncel bilgi ve veri sunuyor.

TÜSEV’in karnesine göre Türkiye’de sene içinde yapılan tüm bireysel yardım ve bağışların kişi başı toplam değeri yaklaşık 303 TL olup bu rakam, yıllara göre reel anlamda bir azalmaya işaret ediyor. Türkiye’de bir yıl içinde yapılan tüm bireysel yardım ve bağışların toplamının 17,6 milyar TL olduğu tahmin edilirken, söz konusu rakam, Türkiye’nin 2018 yılı gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 0,5’ine karşılık geliyor.

Türkiye’de bir yılda yapılan tüm yardım ve bağışların toplam kişi başı yaklaşık değerinin 262,7 TL’si doğrudan yardım ile akrabalara, komşulara, diğer kişilere, dilencilere, fitre, zekât şeklinde yapılırken 40,2 TL’si sivil toplum kuruluşlarına yapılıyor. Söz konusu miktar 2015 yılında 26,7 TL düzeyindeydi.

Dolayısıyla yardımlar düzensiz ve doğrudan yardım şeklinde tercih ediliyor, kurumsal aracı tercih edilmemesinde ise kuruluşlara duyulan güven eksikliği ve yardım miktarının küçük olması önemli rol oynuyor. Genel olarak akrabalara yapılan yardımların miktarı ise, diğer gruplara göre daha yüksek seyrediyor.

Öte yandan, dini saiklerle ilgili yardımlar toplam yardımlar içinde önemini korusa da, 2004’ten bu yana bu tür yardımlarda sürekli bir düşüş söz konusu. Örneğin, Ramazan Bayramı’nda fitre verenlerin oranı 2004’te yüzde 79’dan 2019’da yüzde 58’e gerilemiş.

TÜSEV raporuna göre son 12 ayda yapılan bağışlar ise, ağırlıklı olarak nakit yardım şeklinde kendini gösteriyor. Onu, mağazalardaki bağış kutularına yardım yapılması izliyor.

Bireyler, yaptıkları bağışın nasıl harcanacağı konusunda kuruma güven duyduklarında bağış yapıyorlar ve katılımcıların yüzde 52’si STK’lar şeffaf olduğunda bağış yapıyorlar. Dolayısıyla kişileri bağış yapmaktan alıkoyan, kuruluşlara yapılan bağışın amacına uygun kullanılmayacağı yönündeki kaygı.

Toplam yardımlar içinde dilencilere yapılan yardımlar 2004’ten bu yana önemini korurken, her 10 vatandaştan 4’ü dilencilere para veriyor ve bunda dini inançlar ve acıma duyguları baskın. Rapora göre, vatandaşların önemli bir kısmı, dilencilerin durumu konusunda devleti veya başkalarını sorumlu görmüyor; bu durumu tembellik ve kadere bağlıyor.

Rapor, yoksullara yardımın bağışçılar tarafından “tüm vatandaşların” ve “sivil toplum kuruluşlarının” görevi olarak görüldüğünü kaydederken, yoksulukla mücadelede sivil toplum kuruluşlarına artan bir rol atfediliyor.

Rapor verilerine göre, 2019 yılında görüşülen kişilerin yüzde 7’si son bir yıl içerisinde gönüllü katılım esasına dayalı bir kuruluşa üye oldular, gönüllü çalışanların oranı yüzde 7, toplantılara katılanların oranı yüzde 6 ve aidat dışında bağışta bulunanların oranı ise yüzde 15 olarak tespit edildi.

Gönüllü katılıma yönelik kuruluşlarda faaliyetlere katılmama sebebi olarak ise, bu tür faaliyetlere katılacak paranın olmaması, bu faaliyetlerin şeffaf yürütülmediğine dair kaygı ve bu tür faaliyetlere yakın çevresinden kimsenin katılmaması belirleyici etmenler olarak gösteriliyor. Raporun Tamamı..

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz